Hani diyorlardıya hudut namustur, namus böyle mi korunuyor peki. Doğu sınırı adeta yol geçen hani ne idüğü belirsiz tipler ellerini kollarını sallayarak ülkeye giriyor. Burası muz cumhuriyeti mi? Tanzanya mı? Yoksa Afrika’da dünyadan kopuk bir kabile devleti mi?
Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde ecdadımızın kanlarıyla suladığı bu coğrafya pedofili Afgan ve Pakistanlıların toplanma kampı mı? Yoksa Suriyelilerin ikinci vatanı mı? Nedir bu rezillik ulusal güvenlik had sorunu sayfaya gelmiş hiçbir şey olmamış gibi davranmak nedir? Zaten ekonomik olarak iflas etmiş bir sistem de bir de ulusal güvenlik iflası, nereye gidiyoruz.?
Kim olduğu belirsiz, ne olduğu belirsiz, paralı CIA askerleri Doğu sınırımızdan içeri elini kolunu sallayarak giriyor. Batı sınırımızda ise zaten bir Amerikan ordusu mevcut.
CIA’in Türkiye’deki Cemaat kılıklı askerlerinin 2016 yılının 15 Temmuz’unda yaptıklarını yaşayanların hâlâ ders almadığını ne yazık ki görüyoruz.
Sonra yine ‘Rabbim bizi affetsin.’ Rabbinizin affedip affetmeyeceği ben bilemem. Ama tarihin affetmeyeceği çok açık.
Yazık ediyorsunuz bu ülkeye gerçekten yazık….
Ülke koca bir Titanic’ten ibaret.
Batıyoruz ama kıç kısmındakiler yükseliyoruz sanıyor.
Suna göl