Üniversite sınavlarının kaldırılması ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Bahçeli; “Biz gençliği sınavlarla ve karnelerle bulmadık. Bu yolda da kaybetmeyeceğiz. Ümit ediyorum ki geniş ve gerçekçi bir mutabakat ortamı kurularak üniversite sınavlarını kaldıracağımız günler çok uzak değildir” diyen Bahçeli, Filistin Devlet Başkanı Abbas’ın, Uygur Türkleri hakkındaki açıklamalarına sert tepki gösterdi.
MHP Grup Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalar bulundu. Üniversite sınavının kaldırılmasına ilişkin mesaj veren Bahçeli, “Biz gençliği sınavlarla ve karnelerle bulmadık. Bu yolda da kaybetmeyeceğiz. Ümit ediyorum ki geniş ve gerçekçi bir mutabakat ortamı kurularak üniversite sınavlarını kaldıracağımız günler çok uzak değildir” ifadelerini kullandı. Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın Çin ziyaretinde yapmış olduğu açıklamalara tepki gösteren MHP Lideri, “Sayın Abbas, Milliyetçi Hareket Partisinin grup toplantısından sana sesleniyorum: Uygur Türklerine terörist demek haksızlıktır, günahtır, cinayettir, rezalettir, melanettir” dedi. İşte Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Yurt içinde ve yurt dışında televizyon ekranlarından, radyodan, toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza en kalbi selamlarımı iletiyorum.
Geçtiğimiz hafta eğitim öğretim yılı sonlanıp yaz tatili başlarken yükseköğretim kurumları sınavları yapıldı. Ülkemiz genç nüfus hazinesine sahip. Huzurlu bir gelecek Türk gençliği ile güvenceye kavuşacaktır. Çocuklarımız geleceği meşale gibi aydınlatacaktır. Gönüllerini tavaf ettiğimiz zaman özlem ve hasretlerini öğrenmemiz mümkündür. Bu ilerleyiş sayesinde yürekler topluca vurursa geleceğin kilitli kapısı açılacaktır. Çağa ve zamana yönelik mesajlarımızın hedefi gençlerimizdir. Yıkılmaz kale, düşmeyen inanç, geri adımı olmayan taarruz bilincidir gençlik. Hayat basamaklarını sabırla tırmanan, sevgi saygıyı rehber edinen kim varsa güzel ahlakın çemberine girmiş demektir. Sınavlar gelip geçer, kaldı ki hayat gelip gidiyor. Ülkemizde 19 milyonu temel öğrenimde, 8 milyon da yüksek öğrenimde olmak üzere 27 milyon öğrenci vardır. Pek çok ülkenin nüfusundan fazladır bu sayı. Gayret gençlerimizden himmet de aile, öğretmen ve siyasi sorumluluk taşıyan bizlerin görevidir.Zamanın ruhu neyi işaret ederse etsin, endüstri devrimlerinin derecesi ne olursa olsun sahip olduğumuz beşeri Türk gençliğidir. Sapkın akımlarla başa çıkabilmenin ana cephesi Türk gençliğidir. Biz gençliği sınavlarla bulmadık bu yolda da kaybetmeyeceğiz. Üniversite sınavlarını kaldıracağımız günler de uzak değildir.
Tarih boyunca dinlenme, eğlenme yanı sıra kitaplarla irfan tesis etmelerini temenni ediyorum. Yüksek öğrenim sınavına giren çocuklarımızın istediklerini alamadıklarında bunun dünyanın sonu olmadığını açıkça ifade etmek istiyorum.
Öğretmenlerimiz her şeyin güzelini hak eden eğitimin bergüzar yüzleridir. Türk gençliğinin her şartta yanındayız. Her mücadeleyi yapmaktan kaçınmayacağız.
14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerini değerlendirme fırsatımız oldu. İlk toplantımızı 17 Haziran 2023 günü yaptık. Önümüzdeki siyasi olaylar titizlikle gözden geçirildi. Rehavete kapılamayız. Hız kesmeden faaliyetlerimize devam edeceğiz. Yerimiz milletimizin gönlüdür. Zaman çalışma zamanıdır. Tutukluk diye bir şey olamaz. Hedefleri küçük bir hareket değiliz. Tarih nehrini görmezden gelecek kadar gafil değiliz. Koyulan engelleri kırıp aşmış kutlu bir davanın bugünkü temsilcileriyiz. Geleceğe karşı da görevlerimiz olduğunu biliyoruz.
Milletimize huzur saçmakla mükellefiz. İnsana varmak için insanlar arasından geçmemiz şarttır. Kızılelma ve turan ülküsüne yaslanmış bir hareketin mensuplarıyız. Her an Seçim olacak gibi bütün ihtimallere hazır olmalıyız. Seçimler tamamlanmış olsa da yeni bir seçime gitmekteyiz. Peş peşe eklemlenen seçim gündemi milli irade ile tamamlanmış olacaktır. Birinci hedefimiz mevcut başkanları muhafaza ederek yenilerini eklemektir. İkinci hedefimiz cumhur ittifakı doğasına hareket edip muhalefet belediyelerin hallerine son vermektir. Elde edilen demokratik başarıyı mahalli seçimlerle perçinlemek boynumuzun borcu. İzmir İstanbul Ankara başta olmak üzere ilçe ve il belediyelerinin marka değerinde yönetilmesi tarihi önemdedir. İstanbul 5 yılını kaybetmiş tarihin gerisine düşmüş, kaos en büyük kentin önünü kesmiştir.
CHP’li belediye başkanlarının ayak oyunlarından, kulislerden, rekabetlerden başka bildikleri tek bir şey yoktur. Hezimet değil hizmet edenler şehremini olmalıdır. Zillet partilerinin yönetimi altındaki partilerinin hürriyet ve haysiyetlerine kavuşmalarına şahit olacağız.
Sosyal ve ekonomik meselelerin çözüme kavuşması için yasama faaliyetleri sürecektir. Bu kutlu çatı altında milletimizin her beklentisi görüşülüp karara bağlanacaktır. Emeklimize, dar ve sabit gelirli vatandaşımıza müjdeli Haber verilecektir. Demokratik kültürün iki temel öğesi hoşgörü ve uzlaşmadır.
Yeni bir anayasa ülkemize kazandırılmalıdır. Her vekil tarih huzurunda yaptıklarından olduğu kadar yapamadıklarından da sorumlu olacak. Sorunlar hepimizin malumudur. Fiyat istikrarını bozucu etkenler oldukça fazladır. Güven ortamını kalıcı hale getirmek vazifemizdir. Yeni kabinenin ekonomi reformlarına güvenmekteyiz. Ekonomi politikaları bütün halinde uygulanıp dengelediği sürece başarılı olacaktır. Türkiye’nin küresel ekonomide aldığı oran makul ve memnun edici değildir. Gelirlerin yükseltilmesi akla gelen ilk çaredir. Dünyadaki trendin aksine ekonomimiz 11 çeyrektir büyümektedir. Ekonomik adalet, ekonomik özgürlük taviz verilmemesi gereken ilkeler olmalıdır. Toplumun her kesimini kurdaki dalgalanmalara karşı emniyete almak, alım gücünü istikrar halinde tutmak ekonomi yönetiminin başlıca sorumluluğudur.
MHP’nin faize karşı bakışı bellidir. Faiz artışı yatırımı engelleyen, politik bir tercihtir. Ülkenin ekonomik huzuru elde etmesi için kısa dönemli alınacak, kaçınılmaz hale gelmektedir. Şanslı azınlığın partilerin insanımızın nasıl geçindiğinden haberi yoktur.
Zillet partilerinin hali perişanlıktır. Muhalefet partilerinden hiçbir yol olmadı olmayacaktır. Bunlar siyasal simsarlardır. Su akarken testisini doldurup kesilince araziye uydular. Yeni bir Babacan vakasını Türk siyasetinin hak etmediğini söylememiz görevimizdir. Batık gemiyi limana sağlam götürmekten bahseden Kılıçdaroğlu’nun baba oğul kavgasında ne yapacağı merak konusudur. Türkiye’nin kadavraya değil kaderine yön veren, Akdeniz ve Ege’de milli duruşu, yüksek mücadeleyi temsil eden Cumhur İttifakı’na ihtiyacı vardır. Cumhur İttifakı demokratik ve şaşmaz tercihidir. Tavrımız nettir. Duruşumuz Kuvayı Milliye’dir. Bir kere yükselen bayrak bir daha inmeyecektir. Güvence büyük Türk milletidir.
Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, 13 Haziran 2023’te Çin Halk Cumhuriyeti’ni ziyaret etmiştir. Bu görüşmenin bizi ilgilendiren kısmı Sayın Abbas’ın bazı çarpık ve endişe veren açıklamalarında somutlaşmıştır. Şu sözler Abbas’a ait:
“Bazılarının gündeme getirdiği Uygur meselesi, insan hakları meselesi değildir. Bu Çin’in insan hakları ve terörizmle mücadelesidir.”
Mahmut Abbas, vicdanı sızlamadan bunları söylemiştir. Biz onlara destek verdikçe, bu zihniyet Türk milletine köstek olmuştur. Biz mazlum Filistinlilerin her zaman yanında olduk. Birkaç gün evvel İsrail’in yasa dışı yerleşimlerini artırmasını kınanması gereken bir durum olarak değerlendirdik. Sayın Abbas, Milliyetçi Hareket Partisinin grup toplantısından sana sesleniyorum: Uygur Türklerine terörist demek haksızlıktır, günahtır, cinayettir, rezalettir, melanettir.
Filistin davasını desteklediğimiz kadar değilse de yarısı kadar, esir Türklerin durumunu ağzınıza alamadınız. Hakkı telaffuz etmeye yanaşmadınız. Teröristlere kol kanat germekten utanmadınız. PKK’ye FETÖ’ye sesini çıkardı mı? Hiçbirini yapmadı, aklından geçirmedi. Konu Türkiye ve Türk milleti idi. Çin Halk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti temasları yoğunlaştırarak insan hakları ihlalini telafi etmelidir. Gerçeği saptırmak vicdansızlıktır. Türk’e kefen biçmenin sonu korkunçtur. Kudüs sadece onların değil tüm Müslümanların kutsal mabedidir.
Akdeniz ve Ege, ölüm denizi olmaktan derhal çıkarılmalıdır. Yurtlarından kopan insanların kaderi balıkların karnı olmamalı. PKK’lı alçakların cumhurbaşkanımızı hedef aldığı gösteriye sessiz kalanları lanetliyorum.